AKPARTİ’DEN İGC’YE ZİYARET

*İGC Başkanı Cıncık;”Yakalanan canileri hapse atmak lüks. Derhal idam edilmeliler”

Adalet ve Kalkınma Partisi İskenderun İlçe Başkanı Ayhan Bodur ile Yönetim Kurulu üyeleri, İskenderun Gazeteciler Cemiyeti’ne nezaket ziyareti yaptılar.

Bodur, İGC’nin yeni yönetimini Başkan Veysel Cıncık’ın nezdinde kutladı. Önceki gün İstanbul’da meydana gelen canice olayla ilgili görüşlerini anlatan Bodur, şunları söyledi:

"İki gün önce kökü dışarıda dalı ülkemizde olan hain odakları ile onlara çanak tutan vatandaş kılıklı hainlerin meydana getirdiği olay hepimizi derinden üzdü. 15 Temmuz da finalini yaptılar bitti demiştik ama artçıları devam ediyor. Allah’ın izniyle bunlar da son bulacak. Çünkü iktidarımız kararlı bir şekilde terörün üzerine gidiyor. Başaramayacaklar. Türk Halkı bunun da üstesinden gelecek“

Şehitlerin asla siyasete alet edilmemesi gerektiğini ifade eden Akparti İlçe Başkanı Bodur, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ülkemizin bekası söz konusuysa siyaseti bir kenara bırakmalıyız. Bunun en güzel örneği 15 Temmuz’da yaşandı. Tüm partiler aynı çatıda birleşti. Tek vücut olmazsak başaramayız. Şehitler üzerinden siyaset yapılmamalıdır. Bazı provakatörler Sosyal Medya üzerinden siyaset yapıyor. Şiddetle kınıyorum. Şehitlerimizin bu ülke uğruna şehit olduklarını unutmayalım. Gencecik insanları toprağa verirken, üzerlerinden siyaset yapılamaz. 15 Temmuz’da sokağa kefenimizle çıktık. Niye yaptık bunu? Birbirimize sosyal medya da sallamalar yapmak için mi? Kesinlikle hayır. Hiçbir vatandaşımızın şehitlerimiz üzerinden siyaset yapmasını istemiyoruz. Yapanları şiddetle kınıyorum. Bununla hiçbir yere varamayız. Yapanların çaplarının ne kadar düşük olduğu ortaya çıkıyor. Bunu ülkesini, halkını seven hiçbir partinin isteyebileceğini düşünmüyorum. Çanak tutanların kendilerine bir kez daha aynada bakmaları gerekiyor.”

İGC Başkanı Veysel Cıncık da, 15 Temmuz’un Türkiye için bir milat olduğunu, gencecik insanları şehit eden bu canilerin hapis cezası yerine idamla cezalandırılmaları gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:

“Birbirimize kenetlenmemiz gereken çok önemli günleri yaşıyoruz. 15 Temmuz Türkiye için bir milattır. Bunu idrak edemeyen bazı kesimler var hala. Bunu idrak ettikleri zaman Türkiye’nin ne kadar güçlü bir devlet olduğu anlaşılacaktır. İnşallah bu hainler cezasını çekecek, terör belası da bitecek. Türkiye çok güçlü bir ülke. Bunu daimi kılmak için birlik ve beraberliğimizi hiç bozmadan devam ettirmek zorundayız. Son olay bizleri adeta kahretti. Gencecik polis kardeşlerimiz Şehit oldular. Hepsine Allah’dan Rahmet Diliyoruz. Ama, terör konusunda devlet büyüklerinin çok önemli adımlar atması gerekiyor. İş zıvanadan çıktı. Yakalanan teröristleri hapse atmadan direkt idam etmek gerekiyor diye düşünüyorum. Çünkü teröristlerin tamamı şehit olan bir polisin tırnağı bile etmez. AB , İnsan Hakları konularını geçmeliyiz artık. Şehitlerimizin insan hakkı yok muydu ? Terör örgütleri bir korku imparatorluğu yaratmaya çalışıyorlar. Onları kendi silahlarıyla vurmazsak Allah göstermesin sıkıntı olur. Bunun yolu da bu tür cani girişimlerde bulunanları en ağır şekilde cezalandırmak. Sayın Cumhurbaşkanımız ‘bizi korkutamazlar’ diyor. Elbette ki bizi korkutamazlar. ‘Ama vatandaş, kalabalık yerlerde dolaşmasam mı, dolaşsam mı?’ diye düşünüyorsa, endişeleri var demektir. Canilerinkorku imparatorluğu düşüncesini tamamen ortadan kaldırmamız gerekiyor. Terörist denilen caniler gencecik çocuklarımızı, gencecik polislerimizi öldürmeye kurgulanıyorlar. Hiçbir din, hiçbir ahlak bunu insana yaptırmaz. Allah hepsinin cezalarını versin.“

İGC Başkanı Cıncık, yayın yasağı konusuna da değinerek, şunları söyledi:

“Herhangi bir olay olduğunda daha ilk dakikadan itibaren yayın yasağı konulmasına şaşırıyoruz. Yasalarımızda elbette ki kanlı görüntülerin yayını yasak, bazı gizli konular yayınlanamaz ama tamamen yasağa girmesi de halkımızın haber alma özgürlüğünü daraltıyor. Yabancı yayın kuruluşları örneğin şehitlerimizin sayısını açıkça verirken Türk Medyası yasak nedeniyle veremiyor ve halkımız merak içinde bekliyor. Basın özgürlüğü konusunda sıkıntı içindeyiz. Bir ilimizdeki boşanma davasına bile yayın yasağı geliyor. Tamam, basınımız otokontrol ile yazılar yazmasına rağmen sıkıntı çekiyor. Bu durum da bir takım kaosları beraberinde getiriyor. Bu gibi durumlarda erken saatlerde halkı bilgilendirmek gerekiyor. Böyle durumlarda da sosyal medya da fırtınalar koparılıyor. Zaten bu ülkeyi seven bütün gazeteciler yazılarını dikkatlice yazarlar.“