İskenderun Sahil Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde coşkulu Mezuniyet Töreni

Müdür yardımcısı Özlem Cabbaroğlu’nun organize ettiği mezuniyet törenine mezun olacak olan öğrenciler, öğretmenler, okul müdürü Ragıp Kahan, müdür yardımcısı Bestami Bölür, diğer müdür yardımcıları, okulun idari kadrosu ve öğrenci velileri ile davetliler katıldı.

Düzenlenen törenin sunuculuğunu başarılı öğrencilerden Sema Coşkun ve Mehmet Mert Günay yaptı. Sunucular ilk konuşmalarında: “Başlangıçlar güzeldir, Geçişler zor. Tanışmalar heyecanlı ve mutlu Ayrılışlar acı. Sizden birşey kalır geride. Yıllar kalbinizden bir parça mı yoksa sevdiklerinizle paylaştığınız anlar mı. Hayatınızda bir sayfasını acı tatlı anılarla kapatırken diğer sayfasını yeni beklentiler ve umutlarla açıyoruz. Sayın okul müdürüm değerli öğretmenlerim kıymetli velilerimiz ve sevgili arkadaşlar hepiniz mezuniyet törenimize hoş geldiniz” dediler. Daha sonra 2014 - 2015 mezun olacak olan öğrencileri sınıflarına göre isimlerini okuyarak törendeki yerlerine geçmeleri için davet ettiler.

Müzik eşliğinde sıra halinde gelen mezun olacak öğrenciler yerlerini aldıktan sonra bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve istiklal marşı okundu.

İskenderun Sahil Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Ragıp Kahan günün anlam ve önemi ile ilgili bir konuşma yaparak şunları söyledi : "2014-2015 Eğitim ve öğretim yılı sonu itibariyle mezuniyet törenimize hoş geldiniz diyor hepinize saygılar sunuyorum. Kıymetli velilerimiz, 4 yıl önce öğrencilerinizi çocuklarınızı okulumuza, öğretmenlerimize burada teslim ettiniz. onları 14-15 yaşları civarında bizlere öğretmen arkadaşlarımıza teslim ettiniz. Bugün artık yetişkin birer fert olarak buradan gerekli eğitim ve öğretimi alarak olarak uğurluyoruz. Sizlerin heyecanını, çocuklarınızın almış olduğu eğitim öğretimi ya da burada kazanmış oldukları beceriyi bütün bu hasretleri farkındasınız heyecanınızı ve burada bulunmanızın gururunu çok iyi anlıyorum. Öğrencilerimize öğretmen arkadaşlarımız 4 yıl boyunca onlara izlendik davranışlar kazandırmaya çalıştılar, onları eğitmeye çalıştılar, ailelerinden almış oldukları bu temel eğitim üzerine yeni yeni olumlu davranışlar katarak onları en iyi şekilde yetiştirmeye ve kendi alanlarında da beceri kazandırarak bir meslek edindirme yada bundan sonraki hayatlarında yüksek öğrenime hazırlama konusunda çaba sarf ettiler. Bütün öğretmen arkadaşlarımıza buradan teşekkür ediyorum. Evet sevgili gençler, heyecanınızı çok iyi anlıyorum, hatta beni dinlemiyenler bile var, buradan görüyorum, törenlerdeki alışkanlıklarınız hala devam ediyor, tabi bunu da özellikle belirtmek istiyorum, biraz önce velilerinizin sizleri buraya 4yıl öncesinden bıraktığından ve bu güne kadar geçen süreçten bahsetmeye çalıştım, tabi bu 4 yıllık süre içerisinde iyi şeyler öğrenmeye çalıştınız, iyi beceriler öğrenmeye çalıştınız ancak ailenizden ya da okulunuzdaki öğretmen arkadaşlarımızdan gördüğünüz iltifatları rehberliği belki meslek hayatınızda tam olarak göremeyebilirsiniz. Çünkü iş hayatına atıldığınızda yüksek öğrenim bitirip ya da liseyi bitirdikten sonra bir meslek hayatına atıldığınızda iş alanında çalıştığınız personelle amirlerinizle olan ilişkilerinizde kesinlikle öğretmenlerinizin göstermiş olduğu müsamahayı görmeniz mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla bundan sonraki hayatınızda, yani yüksek öğrenim hayatınızda, ya da mezun olduktan sonraki iş hayatınızda daha çok çalışarak, daha çok azim göstererek hem ailenize, hem öğretmenlerinize mutlaka daha örnek olmaya çalışacaksınız. Sevgili gençler, bundan sonraki hayatınızda size sağlıklı, mutlu ve başarılı olmanızı istiyoruz. Ulu önder Atatürk'ün de dediği gibi geleceğin teminatı olarak gençlerimizi görmekte biliyorsunuz, umudumuz gençlerdedir derken, size de vermek istediği mesajı mutlaka çok iyi anlıyorsunuzdur. Size bizim buradan artık son defa isteğimiz bundan sonraki hayatınızda mutlu, mesut, başarılı ve sizden sonra gelecek olan kardeşlerinize örnek olmanız ülkemize faydalı birer genç olmanız ve ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştırabilecek seviyede ve çaba içerisinde görmek istiyoruz. Sözlerimi bitirirken hepinizin yolunun açık olmasını ve başarılı olmanız dileğiyle hepinize güle güle diyorum" dedi.

Mezun olan öğrenciler adına konuşmayı İnci Gül adlı öğrenci yaptı. İnci Gül konuşmasında: "Bazı şeyler vardır hayatımızda yaşamın bir parçasıdır ama biz onların farkına bile varamayız. Ta ki elimizden uçup gideceğini, kaybedeceğimizi anlayana kadar. Okul da öyleymiş, ama biraz geç anladık. Gitmek ne acımasız bir kelimedir, ünlemleri takarcasına peşine, vurgun yemişcesine hayattan. Bizler ayrılık adına el sallarken, geride kalan kocaman bir aile. İşte geldik gidiyoruz. Her sabah gün doğarken kalkmak, kışın soğukta titremek, yazın sıcakta terlemek, birbiri ardına gelen yazılılara hazırlanmak ne de zor geliyordu. Bir bitse de kurtulsak derdik. İşte bitiyor. Ama biten yalnız okul değil, içimizden de bir şeyler bitiyor. Sanki alıştığımız ve her an yaşadığımız bir şeyler bitiyor. Üstüne bazen şarkı, bazen de kopya yazdığımız sıralar geç kaldığımızda önünde ecel terleri döktüğümüz birbirimizin resmini çizdiğimiz tahtalar, yazılılardaki o kaçamak fısıltılar omuz omuza gülüp ağladığımız can gibi, tek yürek, tek bilek olduğumuz arkadaşlarımız, öğretmenlerimiz. Artık gitme vakti. Evet, mezun oluyoruz. Lise hayatı denen o 4 yıllık güzel zamanın bi¬tişine şahitlik ediyoruz. Ağzımdan 4 yıl diye çıkıveren ama aslında kolay kolay dile getiremiyeceğim adım gibi bildiğim bir şeyi anlamaya çalışıyorum. Söylenebilecek çok fazla şey olduğunu sanmıyorum. Hani anlatılmaz yaşanır derler ya işte aynen öyle. Ne demeliyim, tam olarak neyden bahsetmeliyim bilemiyorum. Çok güzeldi desem az, çok yorucuydu desem hafif, nasıl başlamıştık ya desem eski, nasıl biter bi anda desem duygusal olacak. Hatırlıyormusunuz o gün diye başlasam hepimizin kafasında onlarca anı birikecek Söylemesi zor gibi görünüyor, ama birkaç kere tekrarlayınca öğreniyor insan. O ka¬dar da zor değil gitmek gidebilmek. Uzaktan sevmekte, sevilmekte, gerektiği yerde ağlamasını bilmekte hepsi öğretildi bu okulda bize. Bizler, şuradaki lise gençliği, hep sevdik. Kırdık ta, üzdük te ama hiç kötü düşünmedik. Ne gösterildiyse bu sevda uğruna, ne yapmak gerekirse yaptık sonuna kadar yaptık. Şimdi biz çıkarken şu kapıdan son kez, koca kalpli şu okul dudaklarını bükerek, sıkarak kendini içten içe üzgün göstermemek adına, süzülecek gözyaşları. Bu gönül yolculuğunda elimizden tutan uğruna her fedakarlığa katlanacağımız öğretmenlerimiz bu koca kalpli okulun tüm çalışanları hepinize binlerce teşekkür. Mustafa Kemal'in yıllar önce gönderdiği gibi birer kıvılcım olarak gidiyoruz. Ama elbette birer alev olarak döneceğiz. Bir sonun başındayız, tamda bütün bir ömür unutamayacağımız başlangıçların öncesindeki sonda. Hayatımızın belki de en tozpembe 4 yılının sonunda. Sonunda ve başında bize her zaman destek olan, her zaman yanımda olan ellerini her zaman sırtımda hissettiğim dostlarım, hakları ödenmeyecek Annem Babam ve ailemizi, emekleri anlatılamayacak öğretmenlerimizin ve idaremizin karşısında büyük bir heyecan ve minnetle gururla doluyuz. Teşekkür ediyoruz "şeklinde anlamlı sözleri ile törene katılanlara duygulu anlar yaşatarak büyük alkış aldı.

Yapılan konuşmalardan sonra Bayrak Flama devir teslim töreni gerçekleştirildi ve başarılı öğrenciler isimleriyle sahneye davet edilerek öğretmenler tarafından belgeleri verildi.

Coşkulu geçen törende belgelerini alan öğrenciler velileri tarafından fotoğraf çekildiler ve müzik eşliğinde keplerini havaya fırlatarak gönüllerince mezuniyetlerini kutladılar.